AĞLAMA RUMELİŞiirin hikayesini görmek için tıklayın 1913 Balkan Savaşları’ nın sona ermesiyle gördükleri zulüm yüzünden göç etmek zorunda kalan muhacirlerin gurbet hikayesi
Ne idi bizi bu topraklardan koparan
Çok mu görmüşlerdi oysa anadan yardan atadan Vatandan ayrılmanın adıydı gurbet Gelinlik kızlar gibi baba ocağına hasret Yağmur çiselemesi gibi akan gözyaşlarına nispet Küffarın çizmesi çiğnemişti bir kere iffeti, namusu ‘’Kâfirin çizmesi altında ovada yaşamaktansa, Hür olarak dağda yaşamak yeğdir ‘’ deyip çıktıkları bu yolda O gidilen yerlere uyum sağlayacaklar mıydı acaba? Bülbülü koydukları altın kafes Onlara cennet gözükecek miydi? Yoksa vatan vatan diye Ah edip !! İnim inim inleyecek miydi dertli gönüller? Bugün ağlıyorsa eğer Rumeli Suskun yüreklerin haykırışını bir nebze olsun dile getirmek adına Geri dönüş yoktu çıkılan bu yolculukta Güneşin batışını izlediği bu tepeler yabancıydı artık Akan dereler, kana kana su içilen çeşmeler Hepsi geride kalmıştı ne yazık! Ölülerini her bayram ziyaret edemeyecek olmanın Hüznü yürek dağlıyordu adeta Göbek bağıyla bağlanılan bu yerlerde Yok muydu bir çaresi kalmanın Otopsisi zor yaralar bırakmıştı öksüz kalan anılar Muhacirlikti adı belki ama geçer miydi bu sancılar Rendelenmiş umutlar vardı edilse de baş tacı Anadolu’mda Gülüşler vardı muhacirimin yüzünde gül üşüten Ölüşler vardı vatandan uzak da olsa dalgalanan Ay yıldız altında Kefeni vatan toprağına kavuşmasa da, kucaklamıştı onu da Ananın evladını bağrına bastığı gibi Anadolu toprağım Bugün ağlıyorsa eğer Rumeli Dertli Kızan fazla söze hacet yok dağlama yüreği Yaşayan bilir acıları çaresizliği ve çekilen çileyi Artık ağlama Ey Rumeli !! Garip bırakmadı muhacirlerini TÜRK’ÜN ELİ… SERKAN YAZICI |
muhacirden macır kardeşine selamla .