Dostlardan Irak olsunŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Kaba saba sözler için bağışlayın.
Uykusuz geçen gece Keçiören son durak
Deli gönül diyordu “Kaç git şu şehri bırak” Derken beliriverdi uzunca bir otobüs Ben diyeyim ki kağnı sizler deyin ki obüs Şoför bey hepimizi doldurdu tepe tepe Önümde birkaç erkek ardımda bir sünepe Bildiğimiz kör şeytan meğer peşime düşmüş Hala deyip dururum bu nasıl iğrenç işmiş Ortam sıcak mı sıcak baş edemedim terle Önden kaptan durmadan diyordu ki “ilerle” Sürücü ağır ağır birkaç durak atladı Kırk kişilik kelleyi üç katına katladı Önden arkaya doğru üç beş adım atmışım Nasıl oldu bilmeden cadaloza çatmışım Cırtlak cırtlak bağıran bir ses geldi arkamdan Öyle irkilmişim ki düştüm zannettim damdan Efendim güya onu itekleyip durmuşum Hatta ellerimide kalçasına vurmuşum! La havle çekecektim fırsat bile vermedi Yorulmuş vücudumu öyle az uz germedi Sanki soluk almadan konuştu kaba saba Ben diyeyim mendirek sizler deyin ki duba Çenesinin altından sarkıyordu derisi Adım adım arkadan geliyordu gerisi Ağzından saçtıkları yıkadı göğü arzı Kaşarlanmış yosmayı andırıyordu tarzı İzlemeye değerdi dudağını büzüşü Arada bir zatımı kaş altından süzüşü Önündeki koltuktan birisi baş kaldırdı Bir de baktım aniden hemen ona saldırdı Kalmıştı zannedersem hedefe iki nefes Otobüsün camları olmuştu bana kafes Kaçıp arka kapıdan birden hoplayıverdim Dağılan bedenimi zar zor toplayıverdim 22.03.2013 Ankara |