Umut hevanın sedasından değil, gönlün didarından ram eylemeli!Halin insicamında demlenmeli Arı bir iştiyakla yanmak için bilenmeli, aczi yeti terk etmeli Kul olmanın bahtiyarlığına erişmek için sinesini şikâyetten men ederek, dirilmeli Nefesin sahibine iltica ederek her lahzanın himmet ve rahmetiyle muhabbete aşkla erişebilmeli Beklenir yıllarca lakin gelmez Umut içinde bekleyen gönül buğuz etmez, vicdanı geçit vermez Sevginin nişanı yüreğe işleyince, yeşeren düşler bir tebessümle sineye sürur zerke derse Ömür biter, hazan ibret-i âlem için nazara yeter, umut son nefeste dahi maşuktan söz eder Güzel söz, hangi gönle yakışmaz Aşk, kat a nefs –i emareyle barışmaz, sevdasından kal edilemez Heva ve hevesler muvazeneye gelmez, akıl ve irade azim siz vuslata gidemez, takat yetişmez Can çıkmadan huy çıkmaz derler, yanlış beyan ederler, Ruh ve irade nefse hükmetmelidir bilinmez Vakıf değildir canan derd-i gamıma Aşikâr eyleyemediğim izanıma, sukutu tercih ettiren vicdanına Gam dile gelse ne olacak, gönül hakkıyla nasıl durulacak, sararan umut neşvemi bulacak Hüzün sağanağı nereye akacak, sinede sürur mu başlayacak, çile nimet adına ruhuma ceht sunacak Mustafa CİLASUN |