Her SabahGeçmişin külleri savrularak gecenin içinden geçip sabahın yüzüne vurunca ibrem sınıra dayanır böyle her sabah her sabah kokunu çekerim içime sesini duyarım şarkılarda kavgamızdan sonra sığınacağım tek saçak altı sen olursun her sabah her sabah asarım zihnimde kara kalemle yaptığın portreni duvarda çarmıha gererim isa gibi uzun kara saçlarından seni bakar bakar dururum suretini göremem ilkelerindeydi derim şaşa kalırım böyle çekerim içime seninmiş gibi soluğumu tüm kızgınlığımla yakar içimi susarım olmaz söylenirim olmaz yazarım olmaz özlemim arzum umudum tükenmez ararım seni bulamam sıcaklığını duyamam avuturum kendimi dinleyerek türkülerimizi şarkılarımızı yarim salmış efkarını mapusa uyandırın anamı derim geçerim kendimden yüküm tutmuş böyle ağırlığınca sabah sen yollarından giderek senden ben vazgeçemem her sabah böyle cıvıltılarıyla serçeler şarkılarını söyler saçakta gün aydınlığa karanlığın koynundan çıkarken çırılçıplak ben senden vazgeçemem her sabah asarım portreni zihnime kara kalemle yaptığın portreni duvarda çarmıha gererim seni isa gibi uzun kara saçlarından her sabah. her sabah çekerim içime seninmiş gibi soluğumu tüm kızgınlığımla yakar içimi sesini duyarım şarkılarımızda türkülerimizle avunurum her sabah |