GÖÇ 5 - ATLANTİS
Gözlerimi yeni ütülemiştim; ağladım, kırıştı
Yoksun; gökyüzü karardı, kalmadı ışıltı Ama varlığında bambaşka bir ışık var Güneşi söndürür üzerinde ki bu şıklık Güneş gözlerime yansır, gözlerim güneşin de yansın Ne gönlüme az sın, ne çoksun, tam aşkımca varsın Ama sen her şeysin ya da her şey olmuş sen Sen ilkbahara yeşil, yaza güneş, kışa karsın Kışa kalsın deyip biriktirdim aşkı sol yanımda Aşk bir buğday tanesi, ben yorulmak bilmeyen bir karınca Şimdilik herkes saza ve söze tav Ama aşkın kıymetini anlayacak herkes kar tekrar yağınca Karşılaşınca ben seninle yitirdim tüm aklımda kalanları Ki ben zaten yağmurun ardından arta kalanlarım Öyle özledim ki seni saran nazı Bir delilik yapmamak için diyorum gönül az daha sabır Biliyorum var daha zaman ama zaman ilaç değil dert İlaç olsa yanar mıydım bu kadar ben? İlacım ellerinde... Uzat ellerini ver Bu hasret, bu özlem, yeter bu kadar, gel Gel, seninle gök kuşağına bir renk verelim Gel, seninle geri kazanayım tüm neşemi Gel, seninle güneşe bir eş seçelim Gel, seninle tüm rüyaları keşfedelim Mesela Atlantis’e sür, dümeni ellerinde olan gemimi Bir biz bilelim kimseye söylemeyelim yerini Tuzak kurup uzak ederler, bilmesinler Bizden gayrı zaten umurumda değil gerisi Eminim gerçekleştireceğiz kurduğumuz bu düşü Biz olmak haricinde ki tüm olacakları aklından düşür Yüzüp yüzüp kuyruğuna gelmiş iken Aramızı fazla soğutmayalım düşlerimiz üşür Ben de üşürüm, solumdan usulca sar beni Gelsen gidecek tüm sorunlar geri Boğazıma kadar dertliyim, lakin; Bin derdime iyi gelen bir dermanım var benim Gel tüm dertlerimin üzerine bir çizgi çek Ya da ben geleyim kapına, ellerimde bir demet çiçek Zaten gönlümün tek isteği ellerinden tuzlu kahve içmek Laftan anlamayan bu kalbime varlığını ör ilmek ilmek Bil ki uzak olman dert değil, tüm filikamı gönlünün Atlantisine demirledim Tüm demirleri sırtımda taşıdım, gel gör ki hiç erinmedim Çabam boşuna değil ki Çünkü gördüğüm en güzel manzaraydı gözlerinin derinleri Gel in geri meleğim, Sema’dan daha sakindir gönlüm Uçup durursun yüreğim de yettiğince ömrüm Ki; seni ölüm gelse de bırakmaya niyetim yok Kelebek bile aşka uçar, yola yetmese de ömrü Ve biz; uzunca bir yolda yürürken iki kişi Bu yollar taşıyamadı maalesef ikimizi Kopunca bağımızın pamuk iplikli dikişi Satırlar oldu ayrılığın yek direnişi Yokluğundandır düşer her gün başıma şu koca Sema Zaten ellerime bak hasretten başka ne var? Şikayet etmiyorum asla... Affet Gönlünde tek ayak üstünde beklemek olsun tüm cezam Aşk bir imtihan ve senin gözlerinde kopya yazılı Aklımdan silinmesin diye her hecesini hücrelerime kazıdım Pencerelerim sonuna kadar açık, bir posta güvercini uğramaz mı? Elimde nûrunu tarif eden dokuz mektup hazırdı Seninde ne haberin geliyor artık, ne düşlediklerin Hep benden uzaktalar tüm sevdiklerim Ya sen hangi diyarın neresindesin? Atlantis’in ortasında mı? Uludağ’ın tepesinde mi? |