" siz, bizim öldüğümüz kadar hiç ölmediniz "hiç saklanma ketum ölüm güvercin kanadında infilakta gözlerimiz yitik bir ülkenin, sakıncalı çocuklarıyız biz ne uçurtmalarımıza gökyüzü bırakıldı ne bakışlarımıza yıldızlar takıldı ellerimizde doğum sancılarının nasırı emdiğimiz ak göğüsler omzumuzda ana kucağından muzdarip yarınlara gömüldük dün de kalan sevdamızla bir tercih sebebidir inat inadına ölürken ve, inadına ifşa edilirken vurulduğumuz kanımızda kırmızı bozulmadan ertelenmiş tebessümler hapsettik dudağımıza hepimiz biraz memlekettik ama, hepimiz ihanetle yenişmeye ancak yettik biz, hep gönderilmemiş mektuplar da pulsuz ve adressiz kaldık onurlu bir suskunlukla biz, hep sağır gecelere ıslık çaldık duyan olmazdı bu masalsı sunumu kavgalar düşmedikçe yüreğimiz büyürdü özgürce kanat çırpsın diye mi beyaz kefenli güvercinlerin taburesi tekmelenir ? tek seferde can verilmez tek seyirlik gökmavisi uçmakta ey alnımızdan öpen toprak ! ey şafağımıza tepen yağmur ! siz bizim öldüğümüz kadar hiç ölmediniz ------ aras ------------------------ |