Mazlum İnsan
Gazabına maruz kaldı mazlum insan,
De bakalım neleri götürdün dünyadan? Neler kaldı sana bu fani hayattan? Ebedi olduğunumu sandın ey Sultan? Dünya diz çöksede karşında ne yazar, Gideceğin son yer iki metre mezar, Sonra başlar kökten terleten sorular, Unutma Allah diye ağlarsın ey Sultan. Maddiyat kurtuluşuna çare olmaz, Her gördüğün meyve satın alınmaz, Ateşten olandan sana yar olmaz, Aç gözünü oyan ey aciz Sultan. Öncelikle bak etrafına haline şükret, Ruzgundan, fakire, fukaraya lütf et, Merhamet iste Rabbinden ve dua et, Tandıra yaş kereste olma ey Sultan. Gelecek seninde düştüğünde zaman, Secdeye kapanıp ağladığın o an, Kurtula bilmeyeceksin vicdanından, Mahşerde hesap soracaklar ey Sultan. Senin timsah gözyaşlarına fayda vermez, Zalime Rahman Allah rahim eylemez, Zebanidən sana asla yardım gelmez, Sonun yamanndır, ızdırap ey Sultan. Dostlarla yaşadığın anlık macera, Duman çekip yüksəlirdin semalara, İyneyi batırdıça damarlarına, Ey acizliği marifet sayan Sultan. Düşünmedin bir gün toprak olacaksın? Malınla, mülkünlə harab olacaksın, Bir taşın üstünde resim kalacaksın, Kırk gün sonra unutulacaksın ey Sultan. Giydirecekler sana da ateşten gömlek, Ne kadar ağlasanda gelmeyecek kömek, Dünyada padişah idin orada köpek, Yemeğe kemik arayacaksın ey sultan. Günah denizdir daldıkça boğulacaksın, Kulaç atsanda yüze çıkamayacaksın, Sen her halu-Karda yine dibe vuracak, Sonunda ölümü tatacaksın ey sultan. |
Bekir Akbulut tarafından 2/14/2013 4:13:21 PM zamanında düzenlenmiştir.