gece düzleminde sarhoş adamo gece bilmiyorum ne kadar sen içtiğimi bütün günahlar sanki fırata atılmış ihanete uğramış mezopotamya balıklar devleşmiş balıklar kara inkâr gelinmiş iyilikler betli bereketli kadın başım dönüyor bir ben anlıyorum seni halik gibi düşünmenin modası geçti diyorlar ışıklı şehirlerde yaşayanlar peki;neden tıklım tıklım mercek satan dükkânlar yoksa,müşterisi mi kendini arayan adamlar agnessa iyi ki sen anlıyorsun çala da olsa beni kuşağım suskun kuşağım küskün granit arıyorlar en büyük putu yapmak için hamurdan çekiçleri var ellerinde ah...yurdum ah...memleketim hani demiştin ya bana da sosyalist olmayı öğret diye başlamıştım musluktan akan sudan,peynirden yumurtadan ederlerini ödesek de uzun uzun bahsetmiştim,ekmeksiz emek ordularından iki damla düşmüştü gözlerinden seni sevdiğim ondan kellesi giyotinden çıkarken bilim için göz kırpan adam gibi gene de düşünüyorum ben tatlı bir sahhoşluk var bende şimdi senin de düşünüp düşünmediğini anlayacağım ve ekliptiğe doğru yalpalayacağım aç arasını düzlem eğrisinin gözlerine bakacağım kasım |