2
Yorum
2
Beğeni
0,0
Puan
1508
Okunma
Yitmek..
yitirivermek saçlarından çocukluğu/çokluğu ki
aklını kaybetmek belki
kulağımdaki sesin/nefesin beynimin duvarlarına çarpıyordu hala
ve hala duyuyordum diyebilirim
“sana”
ve bil ki dün gece masanın altındaki koyulukta kaldım
yetmedi bir gece/bir gece daha kalsam
ve dalsam saçlarının kırıklarındaki düğümlere
çözsem seni
hücrelerindeki kanı/şarabı içer gibi ki
tadına baktıkça gerçek olduğunu bildim
her solukta bir hayale değil
tek anlama yaklaşıyordum
hava neden bu kadar soğuk
orada mısın?
ya yoksan
neden bu kadar soğuk
bir kerede sende dillensin bu soru
söyle hadi neden?
senin bilmediğin hiçbir şeyi bilmiyorum ben
sensiz kendimi bile
ve şimdi kendimleyim hala ve hala masanın altında
masal değil
sonu olmayanlar/sonsuzlar mutlu sonla bitmez
uzak yıldızların
yıldız tozlarının
papatyaların ve sarmaşıkların
denizin ve yosunun kokusunda kaldı
bardağımdaki dudak izin
kırık bir kaç notadan hüzünlü şarkılar dinlemeye başlasam mı?
senden sonra kaldırmıştım oysa kışlıklarımı
gardolapın raflarından
bir perde arıyordun
göz bebeklerinde karanlığımı aydınlatmak için
sana düşüyor kelimeler yüreğimden
sana düşüyor ki
ceplerimin söküklerini dikiyorum
kaybetmemek için her birini
şayet geri gelmeyeceksen
“kayıp”
diyebilirim sana lakin
peki neden di bu kadar gerçek sözlerin
(soluk almalıyım şimdi...)
bak sevgili
gözlerime bak
seninle beraber büyüdü göz bebeklerim ki
bende neye benzediğini gör
baktığında hatırla bize ait ne varsa
hepsini ama hepsini taaaa baştan bir daha
kelimelerime ses olan halin
izin var yüreğimde..izin var geleceğimde
izin var kaybolma emi..
hadi eğil masanın altına şimdi
yokluğunda düştüğüm en derin uçuruma eğil ki
hiç bir boşluk/yokluğun kadar derin değil...
(...)