BİR MARTISevdam denizde bir martı, bir parça ekmeğe amade Halbuki uçup gitse başka diyarlara, bir dolu insan da görecekse Yine de yanaşır aynı vapura, her gün aynı saatlerde Dönenler aynı gidenler, görmezlerse martıyı rast gelse de yüzlerce seferde Sadece bir seferde, görür martı simit elde Karnı doyar, unutur mu hiç bu yüzü bir daha görmese de Bekler onu, arar gözleri, nerede bulacak koca vapur içinde Belki de bir tek gün binmiştir ya da her gün, hatırlayacak mıydı, bu martı nerede Sanmıştır martı, şefkatli bir el buldu Belki de artık değildir yalnız, burasıdır yeni yurdu Güvenmek bu kadar kolay, yeni de olsa bulduğu Sanar ki aradığıydı bu el, hayata dair son umudu Yağmur yağsa da gelir martı, deniz kabarsa da Çırpınır, tekrardan yalnızlık acı, merhamet yok dünyada Yine bir başına kalmış, neye yarar bulutların içinden uçsa da Hiç tutamamak uzanan eli kötü, kazımak anı ve muhattabı tepeden tırnağa Sevdam denizde bir martı, Bulutlara, dalgalara, gece yakamoza bile kırgın Seneler deniz üstünde, şimdi uçmaktan yılgın Sesi çıkmaz, öylesine suskun Bırakmıştır kendini, bilmediği bir sahil kenarında, sadece yosun kokusu, yorgun sevdam denizde bir martı, deniz engin, kızgınlığından dalgalı dalgalar asi, acı hatıralar köpüklerinde saklı diner mi ki fırtına, açabilse yorgun kanadını belki de yaraları kapatmadan başlamalı devayı aramayı bırakmaktır, yeniden başka denizlere uçabilmenin sırrı |