Değilmiş
Söylenen bunca söz kalmış öğütte
vefa; semtin adı "bile" değilmiş... Balık çıkmış, güneşlenir söğütte(!) İnen yağmur küle, "göle" değilmiş... / Hani insan donup kalır ya bazen Dört mevsim gözünde tüllenir hazan Ne dinleyen anlar, ne mutlu yazan Yolculuk gönülden "dile" değilmiş... / Öğütür zamanı, akrep-yelkovan Bize mekân dünya, arıya kovan Temelsiz bir ömür, besbelli yavan Kâinat bir gurbet, "sıla" değilmiş... / Yanılt beni, zannımdan geri çevir İşte bu beklenen, yakışan tavır: Fikrine yapışan putları devir Her ter ve gözyaşı, "çile" değilmiş... / Kimi din satıyor, tezgâhında din!... Kin doldurur kimi, heybesine kin! Kandan beslenenin, hüsranı yakin Saplanan her çivi, "nala" değilmiş... / Rekabetle, husumet bir tutulur, Sözler yara açar, öz uyutulur Sunulan mı?... ne yenir, ne yutulur Bütünlük görüntü "ile" değilmiş... / İnsan var darası özünden ağır Bencil, birçok yüzlü, ukalâ, sağır Gir sen de şiire, bağır ha bağır: Bunca naz ve endam "güle" değilmiş... / İnsana yatırım yapıp da kes ye (!) Kazandığın, helâl midir keseye? Dilerseniz, yazalım dört köşeye : Ölmüşüz, okunan "sâlâ" değilmiş... / Ali Rıza MALKOÇ 22/05/2010 Bursa |
Bazen şiir su gibi ve sona nasıl vardığınızı bile anlamazsınız
öyleydi.
Tebrikler.