Huşû__ney’in nağmeleri gark oldu hücrelerime huşû doldu an, mânâ yayıldı, nûr yağdı geceye__ vaktiydi boynu eğip dönmelerin alevleri içmenin aşka delirmenin yanmanın kül olmanın vaktiydi muhlis dedi; "hiç" melek dedi; "nûr" muhlis sordu; "nedir" melek dedi; "iç" ve içti muhlis nûru birden bir sis hasıl oldu daldılar içine pırıl pırıl gökyüzü gülen güneş karşıladı onları heybetli bir dağ berrak akan bir nehir dökülen çavlan bir masal ülkesiydi karıncaları sevdiler uçurumları geçtiler tırmandılar zirveye geceydi yıldırımlar ellerinde bir melek döndü, bir muhlis…… huuuuuu … Fikret Şimşek . |