YOLLAR CENNETE GİDER.
Misal-i musağğardır, tüm kâinata insan,
Zerreden kürrelere, bunu söyler her lisan, Eşref-ul mahlûkattır, halife yeryüzüne, Görünmez bu makamlar, münkirlerin gözüne. Muhatap seçilmiştir, aciz haliyle insan, Allah’ın bu lutfuna, hala ediyor isyan. Ruhunu kirletince, temiz bir yer kalmadı, Düştüğü bu gafletten, bir türlü uyanmadı. Her nesnenin muhakkak, vardır biraz firesi, İnsanlığa firedir, zalim nefsin kölesi. Alay-i illiyyinden, kayı vermiş ayağı, Essefelessafilinde, tercih etmiş durağı. Varlık ilmine muhtaç, varlığını âlemde, Tüm sırlar makes buldu, irade-i Adem’de. Varlığı resmeyledi, ruhunda bedeninde, MEVLA İMTİHAN ETTİ, KALU BELA BEZMİNDE. Zübde-i mahlûkat var, beşerin kervanında, Melekler hayran kalır, Allah’a kulluğunda. Şeytanı ürkütecek, dallin, mağdubda beşer, Hidayet-i Kur’anla, yollar cennete gider. Necdet EREM 29.12.2012 |
Bu şekilde yazıldığı içinde 15'li hece ölçüsü olmuş.
Allah’ın bu lutfuna, hala ediyor isyan.
Yukarıda ki mısrada da "hâlâ" şeklinde olmalıydı.
Kafiye dizilişi aabb şeklinde sıralandığını görüyoruz...
Ruhunu kirletince, temiz bir yer kalmadı,
Düştüğü bu gafletten, bir türlü uyanmadı.
kal-ma-dı ve uyan-ma-dı kelimelerinin kendi aralarında kafiyeli olmadığını görüyoruz.
Varlığı resmeyledi, ruhunda bedeninde,
MEVLA İMTİHAN ETTİ, KALU BELA BEZMİNDE.
beden-in-de ve bezmin-de
Yarım kafiye kullanıldığını görmekteyiz.
Zübde-i mahlûkat var, beşerin kervanında,
Melekler hayran kalır, Allah’a kulluğunda.
kervan-ın-de ve kul-lu-ğun-da
Yine kök kafiyelere baktığımız zaman kafiyeli olmadıklarını rahatlıkla görebiliriz.
Şiirin konusu güzel fakat kafiye örgüsünde sıkıntılar çok.
Düzelirse daha güzel olur kanaatindeyim.
Saygımla