ENÂYİ
Duydun mu bir nidâ! var çağırıyor
Ateşinle yanan köz’müş enâyi Aynalarda bile seni arıyor Aklını seninle bozmuş enâyi Bakmamış boyuna, akıl yaşına Beklemiş sarılıp sabır taşına Bir umut uğruna düşmüş peşine Kaybolmuş yolunda azmış enâyi Bir ömür harcamış tatlı sözüne Bakmaya doymamış cennet gözüne Hasret kalmış senin melek yüzüne Adına şarkılar yazmış enâyi Güzeller içinde hep seni seçip Adını andıkça kendinden geçip Yokluğuna küsüp, kahrından içip Her gün bir köşede sızmış enâyi Çiçekler ektirmiş veririm diye Bu sevda uğruna ölürüm diye Belki de cennette görürüm diye Kendi mezarını kazmış enâyi |
Çokçayız ... Enayilik çok şairim .. Ben enayiliğin saflıktan veya açgözlülükten geldiğini düşünüyorum ... ki saflık her zaman insanı enayice yakalattırır ...
bilirim
az yakalanmadım