çirkin adamın bir gününe ait kimyasal reaksiyonlar.
tüm kitaplarımı, adına rastlarım
diye, hep satın aldım olur, bir reaksiyon sonucunda adın çıkar, biri gelir ve kalp içine bizi yazar umudu ile. sınıf, katyon analizinde iken ben renklerde, tüplerde hep seni aradım anlatmaya çalıştım hayal gücüm yetmedi yetmedi gücüm anlatmaya laboratuardan da kaldım. beni öpmen için standart şartlar basınçlar, sıcaklıklar kütüphanede saklı sanırım ki ben kayboluyorum sol elinde bulma yokluğunun diğer adıdır siyanür. yanımda az, bir az daha kalman için hep uzun sigara aldım uzunca da sana baktım ne hidrojen sülfat çöktür dü omuzlarımı ne de bana sarıl ma umudundan vazgeçtim her gittiğinde arkandan bakan bir çirkindim. aklımdaydın, nasıl yerçekimine karşı çay içebiliyorsam öyle aklımdaydın kitaplar, demokratik reaksiyonlar kadar aklımdaydın sarılmadığın kadar öpmediğin kadar yokluğun civa’ya eşdeğer dir, ki düşlerimde de o kadar ağırdın. rydberg sabiti arasında kalmış bir seri ihtiva ederdi özleminin açılımı ben bu kurşun’dan daha yüksek çözünürlükte bir iyon bulamadım seni düşündüm bir şiir yazdım âh, yunus isminden daha çirkin bir çocuk tanımadım sonra sen çıkagel din, tüm reaktifler yükseltgendi, yağmurlar asit olup yağdı üzerime, eridim bir azot tankında ki sen gayet katalizör içeren bir cümle ile aklımdaydın dedin. |