ZAMAN
ZAMAN AHİR ZAMAN
Zaman ahir zaman da Acımasız kendi kabına sığmayan insan Zaman günahsın zaman kusursuz Zaman akıp gidiyor bedelsiz parasız pulsuz Hatasını ayıbını örtmek için suçlandı zaman Zaman ondan huzursuz Suratla asık planlar sahte Omurgası çatırdıyor ahlakın Kaderi raydan çıkmış bedbaht insana Kıyamet bu gün dünden daha çok yakın Gözleri parlıyor pusu kurmuş köşe başlarında Bin bir suratlar Karanlıktan ürkmüş gölgelerden tırsmış Elleri cebinde bini beş para etmez Neme lazım umursamazlıklar Zaman üzgün zaman mahcup Zaman görünmek istemiyor utangaç sokaklarda Yapışmış hayâsızca kelimeler Silinmek istemiyor dili yok duvarlardan Teselli dileniyor küfürbaz şeytanın pabucundan Ha düştü ha düşecek uçurumun ucunda İnliyor tıklım tıklım adaletin ambarı Sayfalar sorgusuz dosyalar pulsuz Mazlumun dilekçesi tozlu raflarda mahpus Adaleti bekliyor köşe başlarında Yorgun bitkin uykusuz Gerçekler ötelendi cehalet kıskacında Cennet yolunun üstünde cehennem avucunda Gözü kör vicdanlarda kelepçelendi zaman Konuşun ey taşların böğrüne kazınmış Asırları yutan tarihin yiğit bekçiler kitabeler Konuşun ey ötelerden haber veren Fedakâr yorgun yazılar İnsanlar mı ası suçlumu zaman Sözde namaza durmuş bizim cahil Müslüman Sırtında ki reklamı okuyor arka safta ki adam Yön doğru niyetler zayi Huzura durmuş urbası murdar Ecnebinin reklamı sırtında taşıyor Ta getirmiş camiye kadar Zaman başucunda çaresiz el pençe divan Acele kıldığımız namaz yarım yamalak Söyle bana seccadem söyle ne olur Bu dua ile hangimiz O hangi baba yiğit günahtan arınacak Kimlerden sorulacak kesik başın hesabı Şeytanın maşası mı iblisin mi ırgadı Zindanlar tıklım tıklım Şer kazanı kaynıyor mahpus odalarında Suçlu kim yedirip içtiren mi giydirip sövdüren mi? Hadi korkma haykır yüzüme Ayağımın altında ezilen türap Analar mı günahkâr babalar mı vebalda Zaman bıçak sırtında Zamanı durdurmak istiyor cerrah Hastası masasında Ölüm kirpilerinin ucunda eriyor zaman Zaman bir düğüm iplik zaman bir kanlı makas Zaman ölümle ömür arasında can pazarı kurulmuş Titreyen ellerde parmaklar aciz Doktor zamana muhtaç Dualar zamana arşa yükselmiş Dakikası saniyesi Titreyen dudaklarda zerresi mutlak Kalp zamana çarpıyor küçük bir odacıkta Zaman gözlere fırtına bazen başlarda tufan Dizginleri boşalmış yağız at misali Arenada dörtnala etraf toz duman Zaman okun ucunda hedef virgül nokta Namludan fırlamış nar kırmızısı mermi Gözlerde kayboldu zaman Bir nefese bin atın bir soluğa e bin akçe Ne kıymetli bir andır Sermayesini dökmeye servetini vermeye Tüccar kapıda hazır Gerçekler cevapsız kalır tabansız kümelerden Hâkim karar vermeden savcı kaşe vurmadan Yargıç kalem kırmadan Suçlu zindan görmeden Geçti aşındı zaman Kabahat döndü dolaştı neme lazım ellerde Sonuç avluya asıldı Günah keçisi hazır suç zamana kesildi -------------------------------------------------- Urba –elbise-murdar pis |