BİR EYLÜL SABAHIYDIBir eylül sabahıydı Evrenin pislikleri Çöktü üzerime Her tırnağım da Oligarşinin izlerini bırakıp Çektiler kan kokan nefeslerini... Şafak türküleri yükseldi Dar ağacına giden yollarda Anneler çığlık çığlığa Yanıyordu evlatlarına Kaybolan çocukların İzlerinden habersiz... Kirletmeyin şafak türkülerini Göstermelik davalarınızla Kolaysa bulun o çocukları Güneşe gidebilir misiniz onlarla Sansür yemiş hayallerimiz Sizinle mi kalkacak ayağa... Özgürlük diye haykıran Gözleri susmuş çocukların Günahına girmeyin Medyatik olma uğruna Daha fazla küçülmeyin Küçücük akıllarınızla... "Ekmeğe doymak için yürüyen açlık orduları" Doydular sayenizde Şimdi el pençe divanlar karşınızda Kırıldı kalemleri Maharet sizde... Ama halen "kıldan ince kılıçtan keskin" Köprülerde yürüyenler var "ayakları kan içinde" Dönenlere inat Dönmemecesine... Memleket kokan avazlar da Yürekleri zengin Kalemleri keskin Tırnağına gelmese de; Nazım tadında Ufukları engin... Mehmet Fikret ÜNALAN |
saygılarım çokca