İçsel KanamalarŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Gazze...
En kılcal yerinden
Kestiler yüreğimi Akşam Erken çöküyor içime Kapılar kapanıyor Demir sürgüler Gündüzden örmüş ağlarını Gündüz ki yaşam Zaman ki Gardiyan olmuş tepemde Ellerde kan izleri Bir beysbol sopası her gün öğütür olmuş yaşamı… Eli kanlı katiller ruhlarda, bedenlerde derin yaralar açmakta… Ilgıt ılgıt kanıyor dünya… Kanıyor mu bilmem… Yitik ülkelerin, yitik çocukları olduk nicedir... Ölüm, ölüm, daha çok ölüm... Gözler kör, yürekler sağır… En çok da bebeklerin sesi bölüyor geceyi… Sahi analar nerede… Yerin kaç kat dibine saklandı babalar… Kaldırın başlarınızı hadi… Gençler… Ahh gençler… Ne diyeyim ben size… Direnmesini bilmeyen taşımasın o yüreği işte… Henüz 17’sinde Bıyıklarımız terlemeden Yalın ayak koşardık Umutların peşinden Avuçlarımızda Ne çok yıldızlar vardı En masum hallerde Severdik dünyayı Topuklarda kan izleri Bir avuç insan, kan gölüne çeviriyor dünyayı… Sadizmin ve mazoşizmin derin kuyularına düşmüşüz… Ölmekten ve öldürmekten hiç zevk alır mı insan… Dişlerde kan izleri… Bu kadar komedi ve drama tanık olmadı tarih… Hile vardı, ölüm ve savaşlar vardı elbet… Kılıcın ucunda çok canlar da alındı… Arenalardaki çığlıklar bile bu kadar vicdanları sızlatmadı… Oyunun kuralı kazanmaktır… Kazanmak için hile de gerekli elbet… Oyun teorisi bile çaresiz şimdi… Utanmayı yitirdik, ar damarlarımız çatladı bizim… Nasıl kendi kirini göremez ki insan… Ve senin de eline bulaşmadı mı kan… Hiç bu kadar ayaklar baş olmamıştı işte… Tek özneli bir dünyada Ne çok kirlendi ruhum… Postmodern zamanların girdabındayım şimdi… Pragmatik yaşamların ikliminde üşüyor ruhum… Saçma sapan uğraşlar… Amansız bir koşu, yorgunluk halleri, vasat ilişkiler her yerde… ‘’En iyisi teslim olmaktır’’ diyenlerin sesi canımı acıtıyor işte… Modernizmin yalnızlığı… Ve derin boşluklar… Ki insan için en korkunç şeydir boşlukta kalmak… Ve beyinde kaçak yolculuklar… Ötelenen ve öbür dünyaya ısmarlanan umutlar… Tanrı ne yapmak istiyor sahi… Yoksulların ve ezilenlerin cehennemi olmuş dünya… En kutsal yerlerde hep kanamıyor mu ruhlar… Ve bir yandan ‘hikmete’ varma telaşı… Teslimiyet kol geziyor her yerde… Kapkara zamanlar… Dünya gözün çıksın emi… Yağmur yağsın... Yağmalı artık kar… Özledim o beyaz örtüyü inanın… Yağmur yaşam taşırken toprağa ve yeryüzüne… Kar örter tüm çirkinlikleri işte… Temizler içimin tüm hasta yanlarını belki… Söyleyin bana ne olur… Bir insan kirlenince dünya da kirlenir mi… yoksa bundan mı yağar kar yeryüzüne sizce… Dokunduğum her şey Ellerimde kalıyor Dilimde kekremsi acılar Her mermi ruhumda Oluk oluk yaralar açıyor Yitip giden her can Bir kapı daha kapıyor Sürgüler, sürgüler Zaman cellât olmuş Boynumu vuruyor Zamana isyan etmeyen yürek, yürek midir… Zamana direnmek özgürlüktür bence… Hadi şiirler yazalım birlikte… İzi kalır belki… Güzel türkülerin sesi duyulacak bir gün elbet… İyilerin türküsü olurmuş ya hani… Sahi ne yapmak istiyor Tanrı Hadi kar… Hadi yağmur… Bu gün orta doğu… Yârin başka bölgeler… Beyaza dönsün artık her yer… |
Ellerimde kalıyor
Dilimde kekremsi acılar
Her mermi ruhumda
Oluk oluk yaralar açıyor
Yitip giden her can
Bir kapı daha kapıyor
Sürgüler, sürgüler
Zaman cellât olmuş
Boynumu vuruyor
sustum içimdeki tüm isyanla..suskunluğun izi olmaz biliyorum.. ama yapabileceklerim ne az... yürekten kutlarım şairim sevgim saygımla...