1
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1138
Okunma

ben her bahar geldiğinde böyle oluyorum
doğadaki tüm renkleri karıştırıyorum, biteviye
yeniden renkler yaratıyorum kimselerin bilmediği
bedenimden dışarıya taşıyorum da
dağa, taşa, ovaya, yola
velhasıl, dünyaya sığamıyorum
dalından koparılmış kuru yapraklar misali
bir girdaba yakalanıyorum çılgınca
ne yöne olduğunu bilmeden savrulup duruyorum
deliye dönüyor düşüncelerim
doluya koyuyorum.., almıyor
boşa koyuyorum.., dolmuyor
ne, zaman benimle barışık
ne ben zamanın peşindeyim
ne de içindeyim dünyanın
tüm hücrelerim hapsedildikleri kalıpların içinden
kaçıp kurtulmak, bilinmezlere gitmek istiyorlar
bahtına ne çıkar bilemeden
illa ki tatlı sürprizler umarken
varsın aykırılık olacaksa da içinde
yüreğime laf anlatamıyorum
yorulup bitap düşüyorum, koşuşturmaktan peşinde
ya kulağı sağır, ya közü kör oluyor
durduramıyorum canhıraş çırpınışlarını
yığılıp kalacak bir yerlerde
terk edecek bedenimi diye korkuyorum
çaresiz....
gözlerim gördüğü ile yetinmiyor
şu ağacın arkasında duran nedir..
neler gizli yapraklarla bezeli dallarının arasında
karşıdaki tepelerin arkasında
hangi görülesi yerler var..
şu kır bahçesindeki ahşap masada oturan
ya da karşıdan gelen kendi içine dönük fani
ne türden gizemler barındırıyor düşüncelerinde
daha bir çok şey var sorulacak
ve de cevapları aranacak öylece
engel tanımayan içimdeki nehirler dikine akarken
bir başka çağıldıyor damarlarımdaki kan
uykularım karmakarışık, rüyalarım da..
kah gökyüzündeyim, kırlangıçlarla yarışta
kah yerin yedi kat altındayım
karanlık, uçsuz bucaksız dehlizlerde
kimi zaman da deryalar içindeyim
lakin bir damla suya hasretliğime
çareler bulamıyorum..
ben, her baharda böyle oluyorum
01.04.2011
5.0
100% (2)