AYLARDAN KASIMBırakın, bırakın da vereyim ölümün hakkını Rakı şişesinde yaşamaksa hayatımın amacı İstanbul beni bekler, kırılsın acılarımın kanadı Umut dolu gözlerim, durun sevinmeyin! Otobüste yine yer kalmamış, ulan, söyleyin o zaman Ben şimdi nereye gideyim? Hayvanlaşmış artık bu hırçın yüreğim Ölüme meydan okurcasına bağırır şu kahpe kaderim İçime dokunursanız alevleniverir hançerim Dokunmayın bana, gerekirse bugün kendim giderim Yağmur kokusu saflığında kalsaydı keşke düşüncelerim Yanmış kestane kokusu gibi ağır, alkol dolu küvetim Söz veriyorum , didinmeden sakince gideceğim Isparta’nın gül kokulu taşlarını Ne olmuşta toprak kokusu sarmış Alevlenmiş herkesin gözündeki yaşı Gökkuşağı bile rengini atmış Bir günde dinse bile ,ağlayan bütün yüreklerin acısı Peki ya, aylardan KASIM… Söyleyin bana! Kim dindirecek bulutların benim için akıttığı yaşı…! |