------Biliyor muydunuz
Zaman yoktu
Siz Göç kokan sokakların İmlasız cümleleri arasında yazıp çiziyordunuz, Satır aralarında göz göze gelen öpüşmelerin Ürkek dudaklarına sabırsızlığı yazıyordunuz, Defter arası anılarda Özgürce haykırıyordunuz Siz Bütün düşleri Bütün hayalleri Hiç düşünmeden hayra yoruyordunuz Bir daha durmamak üzere Kendi içinizde Kanadı kırık aşkla dönüyordunuz. Zaman çoktu Siz Parmaklarınızın arasına sıkışan Faili meçhul umutları sıkarken, Kusurlu gülüşleri Saydam kelimelerin arkasına saklıyordunuz Anlatıyordunuz mişli geçmiş zamanların Sırayı bozan çığlıklarını, Her kırgınlığın Yürekte bıraktığı izi biliyordunuz Bunun için Siz Hüznün rengine gizlenerek Yorulmayan kelimelerin mektubunu yazıyordunuz İçinizden geçenleri Akşamdan kalma uykuların dudak kenarlarında Anarşist cümlelerinizle yakıyordunuz... Zaman yoktu Siz İnadına sevda kokan Şiirlerin satır aralarında Göğsünüze dayanmış aşkla sevişiyordunuz, Çakma şarkıların Sürgün notalarını diziyordunuz gecelerin ayazına Kim bilecek diyordunuz usulca Yıldızların ışığının neden söndüğünü Pervazsız bir gökkuşağının Gecede saklanmasını ve Islak bir bulutun yağmursuz hayallerini kim bilecek. Siz de bilmiyordunuz Parçalara bölünmüş yaralı hasretleri Siz de bilmiyordunuz Yaşanmamış yalnızlıkların Kırkı çıkmış yasını … Siz Görkemli bir sarılışa yaslanırken Aşka şükranlarını sunan Eski bir kitabenin içine Canından can katan Günahsız sevdanın kekeme yaşlarını Biliyor muydunuz? Yoksa biliyor muydunuz? Zeynep Nilgün Gökçeöz Sevgili Deniz’ e sonsuz sevgim ve teşekkürlerimle.... |