üç günlük aşk (skeç)... annem ve çok yakın çevrem; kadim bir sevda göçüğünde kalmış ağır hasta varlığıma mutluluğa sarılan tutsaklık ilacıdır diye yeni bir aşk tavsiye ediyorlardı şiddetle.. tümcelerin ç/akımı yormuştu yarımca aklımı pencerenin perdesine kuruldu saatler.. düşüncemden beslenen inzivai planlar diken olmuştu yatağıma akrepsiz bir yelkovan denetimli serbeslik veriyordu karabasana toparladım geçmişi öğütlerle çekmecede ne varsa küçücük odamla kaçıyorduk dünü olmayan salaş bir zamana az gitmedik izini gördüm gözlerinin can kenarında eylülle açılan beyaz sayfanın yanına çağırdım usulca sarıldı kızıl saçlı aşk kalemi utangaç parmağıma üç gece süren boran fırtına asudeyle uyandı sevda kutsallığına yanımdaydı/ilham bakışlı masal devi/ hulya pembesi sürüyordu mısralarıma.. bitsin öykü burada sarıp dolanayım şiirin boynuna sürüp sürüklensin hatta çile taşlı hasret yoluna lâtif bir dilin raksında kurguluymuş sözleri sezmiş kalbimin zaafını koyu kahve gözleri dağlamış yüzünün riya ışığı acıtmadan benliğimi intihal lügatine önsöz yazmış aşkının mineleri ilk görüşte işlemişti yüreğime yalancı oyaları susuyordu masumluğun çiçek döken yapraksız dalları saçlarının sarısına saman alevleri ikinci günüde sarmıştı henüz bir şiirimi dahi varlığınla okumamıştı çürüyen zambaklar yabani otlardan daha kötü kokardı fakat/tabiat; sansürlemiş gözbebeği,silinmişti ruhunun mor halkaları ve.. hâlâ üç rakamına;deruni mânâlar algısında kuytulara mukayese hevesi vardı aşk sanrılı sersem çarpıntılarda ... |
ve edecek olmasak da mahir.