ne vakittir
Kaçmanın başarı olduğu an ne vakittir?
Çöküp yere ağlarken kükremenin. Göğe el açtığının ertesi yağmurun yüzünde, Sana hayat vermesi en baştan ne vakit? ... Oyuncağıyla geceyi edebilen çocuk, ne vakit? İnsanlar dört gözle beklerken seni, Kaldırımlarda tüketebilmek hasreti, ne vakittir? Yanına sığınmak, heves alırmışçasına oynadıklarından, Arkana bıraktıklarını silebilmek ne vakit? ... Ya bunca zaman büyüttüğüm kahramanlarım, Artık o çizilmiş güçlerinizden bir parça ne vakittir? Unutmak bir kadını ömür boyu, atmak iliklerinden, Gözlerinle anlatmak bütün ayrılıkların sebebini ne vakittir? Ve ölüm beklerken bir yandan, gözlerin nemli muhabbeti ne vakit? ... Sonra unutmadan ilk dadım güneşi, Yaşattığı onca mevsimlerine teşekkür ne vakittir? Almak şartı ile bütün ricalarını terletmesinden, Ağaçları, kuşları, maviyi, oynadıkları güzel rollerinden, Hepsine bana verdikleri için mahcubiyet ne vakit? Byakuya/Chire |