HACI BABAMA (Akrostiş Deneme / Hacı Efendi Hasana)Şiirin hikayesini görmek için tıklayın Halen 90 yaşındaki Canım babacığımın teşvikiyle yazmış olduğum bu şiiri ona ithaf etmiş bulunmaktayım. Bu benim ilk akrostiş şiir denemem. Saygı değer babacığımın da yetmişin üzerinde şiirleri vardır, ben onun hayatını kısacık bu satırlara sığdırmaya çalıştım. Başarılı olduğumu sanmıyorum ama duygularımı siz saygı değer arkadaşlarımla paylaşmayı düşündüm, şimdiden hepinize teşekkürlerimi arz eder, kıymetli yorumlarınızı beklerim.
Babacığımın hayatından kısacık da olsa bahsedebilirsem şiirime birazcık açıklık getirmiş olurum. 4 Kardeşin üçüncüsü, köyde doğmuş, Şehit torunu, yoksulluk içerisinde büyümüş maddi imkansızlıklar yüzünden, kazanmış olduğu Ankara konservatuarına gidememiş, Önce Belediye Zabıtası, sonrasında Valilik Özel kalem gibi çeşitli görevlerde bulunmuş, Tahrirat Katipliği ve vekaleten Kaymakamlık görevlerini başarıyla yapmış, Haksızlığa, adaletsizliğe hep karşı durmuş, memuriyetinde kendi özel işinin 5 dakikasını bile ayırmamış, mesaisinde gazete bile okumamış, ihtilaldan önce memuriyetten istifa ile ticarete atılmış, onu da yapamamış, sebebi elindeki mala gelen zammı koymaması, Haram olur, haksız kazanç olur düşüncesiyle kârıyla 3 liraya sattığı malı, 5 liraya alınca sermaye sıfırlanmış, bu arada siyasete atılmış İl başkanı olmuş, 1 sıra Milletvekili adayı olmuş ancak partisinde gördüğü yanlışlıklardan ötürü, siyaseti de bırakmış, daha sonra tekrar memuriyete dönmüş, İl özel idaresi, YSE gibi kurumlarda görev yapmış emekli olmuş, 2 çocuk babası, Hac vazifesini yapmış, dik duruşu, güzel ahlâkı, herkes tarafından sevilen, sayılan, aranılan, problem çözen, yardımsever muhterem babacığımın yanından 1999 depremi sonucu Antalya’ ya yerleştiğim için, onlardan uzakta yaşamaktayım, içimde hasreti, özlemi sönmediğinden ve yanında bulunamadığımdan ötürü duygularımı bu şekilde ifadeye çalışmaktayım. Bu şiirimde onu tanıta bildim mi bilmiyorum. Diğer şiirlerimi de sizlerle paylaşmak arzusuyla, saygı ve muhabbetle hepinizi selamlıyorum. Not: Şiirimde geçen kelimelerin manalarını aşağıya çıkarttım. A’la-yı İlliyîn : Cennette en yüksek derece, olgun kişilerin Allah katındaki dereceleri. Ebrârın melekler gözetimindeki yerleri, Ahfâd : Torun Âmâl : Emel Can ı canan : Ruh, can, sevgili Cevahir ; Mücevher Demâdem ; Her an Deva ; Çare, İlaç Ebrar : İyi insanlar, dürüst insanlar. Efendi ; Seyyid, Hz. Hasan’ın yolundan gelen, Koca, Bey, Mecazen; Görgülü, Nazik, Kibar Efgân ; Figan, Feryat etme, Ah Çekme Efrad : Fertler, bireyler El-Gafur : Affedici, Çok mağfiret ve merhamet eden, suçları en çok affeden, çirkinlikleri örten ve ayıpları gizleyen Elhamdü lillahi rabbil alemin ; Hamd olsun bütün alemlerin Rabbi olan Allah’a... Etfal : Çocuklar Fakr : Yoksulluk Garip ; Kimsesiz, zavallı. Yabancı, gurbette yaşayan, elgin Hacet ; İstek ihtiyaç Hak ; Tanrı, Rab. Halâs bulma ; Kurtuluş, Kurtulma. Hamd ; Sadece Allahu Teala’ya mahsus olan bir fiildir. Hasan ; Hüsn sahibi, iyilik, güzellik, Efendimizin torunu, Hz. Ali (A.S.) oğlunun ismi, Hidayet ; Doğru yolu gösterme Hikmet ; Sözde ve davranışta tam ve doğru isabet, lafzı az manası engin söz, İhlâs: Samimi olmak, dine içten bağlanmak, dinin esaslarını sırf Allah rızası için uygulamak, Kadr ; Değer, şeref, derece, mertebe Kalbi mutmain : Şüphe duyulmadan inanmak,imanın sağlam olması, Lafz ; Söz, Laf, Mahdum : Oğul, Mihrbân : Sevgi dolu, şefkatli Murad ; Arzu, istek, dilek. Müsemma ; İsmi cismiyle uyan, adlandırılmış, karakteriyle örtüşen, Müşerref ; Şerefli, onurlu, Onur verilerek yüceltilmiş. Şereflendirilmiş, Necabet ; Soyluluk, asalet, Nefs ; Nefis, can, kendi, iç. Öz varlık, kişilik Nevmîd olmak : Umutsuzluğa kapılmak. Nimet ; İyilik, lütuf, ihsan Nush ; Nasihat, öğüt. Refika : Eş,Zevce, hayat arkadaşı Rehber ; Kılavuz, Birinin doğruyu bulmasına yardımcı olan, Yol gösteren kimse. Sabr-ı Eyüp ; Başına gelen onca felakete rağmen Allah’a isyan etmeyerek öncekinden daha iyi duruma ulaşmış bir kulun gösterdiği sabır. Selamet ; Esen olma durumu, Esenlik Sine : Göğüs, yürek, Sipasgüzâr ; Şükreden Şayeste : Yaraşır, layık Şiir dili ; Samimi ve yüreğin dili, Düşüncelerin yürekte damıtılması ve dışavurum. Şükür ; Nimetin sahibine açıkça övgüde bulunmak Tenevvür ; Aydınlanmak, Tevazu : Alçak gönüllülük Varis ; İlim ve ma’rifette mîrasçı. Ve bilvalideyni ihsanen : Anne-babaya ihsanla (iyilikle) davranın. Bakara Suresinin 83. âyeti Zikr ; Zikir, anma, hatırlama, yâdetme Oğul Kamil KARAKAŞ
MERAK ETME HACI BABACIĞIM
Hayatın boyunca daim, hamd ve şükrüm sanadır Yüce Rabbim der, zikredersin, Acıları, kederleri, sinede çeker, ELHAMDÜLİLLAH ile devâ edersin, Cân-ı cânânı, etfali, efradı hep, kalbi mutmain görmekti âmâlin, Işığın necabetinde, o da, deden Gerede’li Efendi Mahi’den esersin. Efendi, diyerek şayeste görmüş efendiliği, refikan Müşerref mihrbânın, Fakr-u nimet bilerek, yaşadınız tevazuûnuzla sabr-ı Eyüp gibi, ömrü hayatın, Ebrâra cennet haksa, muradım El-Gafur’dan, kadriniz A’la-yı İlliyyîn olsun, Nefsin yendi, kalbin açtı, şiir dili ile karaladı, garip Kâmil mahdumun, Dua etti hep, mana varisin olmak için, “Ve bilvalideyni ihsanen” hikmetinden, İnşallah duanla, nushun rehber, hidayetin tenevvür, iki dünyamız da, selamet olsun, Hatice ile Ali, koymuşlar doğunca, o müsemma Hasan ismini, Adına gizlemişler ömrün, evlad-ı torunlarına vereceğin, lâfzı cevahiri, Sipasgüzârdın, maddeyle hiç oyalanmadın, manada ihlâsı hep efgân edersin, Ah, çocuklar boşta kalmayın, yol Hâk yolu, hidâyete koşun, halâs bulun dersin, Nevmid olmak yok, demâdem ahfâdın zikri hep, El-hamdü lillâhi Rabbil âlemiyn. Aybars, Derin, Deniz, Defne, Enes, Burak, Tuğba, Gülçin, Akın, Burcu, İsmail, Şenay, Kamil, Fatma, Süleyman, Demir, bunların hepsi senin İnci’lerin. KAMİL KARAKAŞ |