Bana Bir Bulut Yolla Baba
Gökyüzü uyuyordu
düş içindeydi umut yıldızlar ay ve bulut ansızın şimşekler çaktı uyandı tüm karanlık kan isterim kan!diye haykırdı savaş yeryüzü kaydı ardından gözyaşları içinde evladını toprağa verirken anan öleydi, anan dedi yaşlı bir adam yeryüzü ceset kokuyordu durmadan kardeşinin kanı siniyordu ellerine üstelik yağmur yağıyordu aynı anda baldırı çıplak bir çocuk ipi ıslanmış mavi uçurtmasıyla eve dönüyordu tarladan fırtınadan korkmadan umut peşinde koşuyordu umut ne güzel bir çocuktu oysa özgürlüğe tutunmak istedikçe çamura saplanıyordu hayat izleri ve hiç durmadan sayıklıyordu bana bir bulut yolla baba, bulut kanadına bineceğim, hadi ne olur ya da bir kuş yolla barış neredeyse oraya gideceğim sonra... sonra hiç beklenmedik bir anda sordular ona senin adın ne çocuk benim adım umut, sizin ki ne acaba der demez vurulup düştü gökyüzünden bir bulut. Nurcan TALAY 27.09.2011 Saat:20:00 |
Kalemi yüreği selamlıyorum
Saygılar selamlar