ÇOCUK ve EMANET..! (-5-)
Koltuğumuzun altında kuru bir ekmek
Yüzümüzde o günlerde belirginleşen çizgiler Dudaklarımızda ağıt dolu ezgiler Anaların bir endişesi yoktu zaten Çünkü kendileri yoktular… Yol bekleyen analarsa… Can çekişen balıklar gibi… Çırpınmayı unutmamışlardı… Hayatta kalan analar… Yüzleri gülücükleri yorgun insanlar …. Zordu o günler kamplar vardı iki yakada… Ayrık otları bizi birbirimizden ayırmışlardı Kendilerini hep haklı çıkarmışlardı… Biz birbirimizi yerken onlar…. Bizi çok iyi kullanmışlardı… Çok arkadaş yarası sardım çok cenaze taşıdım Boya sandıklarımızın yerini Tabutlar almışlardı… Hiçbir araya gelemedik o yakada olanlarla… Hiç konuşamadık… Getirmediler bizi bir araya Çünkü gelirsek doğruyu yakalardık… O günlerde arkadaşım Alişan da karsı yakadaydı… Ve duymuştum… Oda bir tabutta taşınmıştı…! Ve ne hikmetse o tabutu taşıyamadık, Sırtlıyamadık,,, Birbirimizden,,Helallık bile alamamadık, Geriye bir vebal kaldı, Hiç çıkmadı yüreğimden…. Sızlar durur ta içerden,, İşte onun için adımız ibretlikler,, Birde bizi kahpece doğrayan,, KAHPE ON İKİ EYLÜL ler….!! O günler hayatın kopyalandığı zamanlardı Sıktığımız ellerden baktığımız gözlerden Ettiğimiz sözlerden Yazdığımız harflerden Aynısından bir tane daha vardı… Ama anlaşılmazdı uzlaşılmazdı… Bunu becerense bizlerdik, adımız insanlardı… Anlamadan konuşur dinlemeyi bilmeden susar Hoşgörüsüzlüğün ve benciliğin tadına varırdık Ve kendimizi adam sayardık…!! …./….. |