çıplak kaldırımlarda kırmızı topuklu bir fahişe
yürüyordu, sinemadan çıkmıştı
‘Lal Gece’
ırzına geçiliyordu süt kuzularının
kaldırım boşlukları dolmuştu
bastıkça sperm fışkırıyordu
kan fışkırıyordu
anadolunun etten duvarları su sızdırmıyordu

sirkeci’de bir kedi
gözünün yaşını siliyordu, ağlıyordu
ya da
gözüne bir şey kaçmıştı
turistler çok yüksek sesle konuşuyordu
‘mute’
oryantelizm arz-ı endam ediyordu
acı, pazarlanıyordu
sessiz
kırmızı
silah sesi
turistler gülüyordu
turistler
kırmızı
turistlerin parası vardı

muhtelif zamanlarda yırtılan zarlar
modern çağın sanatında iş yapıyordu
şahmeran
“yılan gibi karı” –argoda-
toprağın altından ses duyulmuyordu
çığlık
kuzuların sessizliği

beynin acıyordu
kendinden bahseden insan seni sıkıyordu
tabutta 2 saat geçmezken
modem karşında geçiyordu
ya da
modern