===Bir İnsan Kurtarmak 2 ===Uykunun en tatlı anında Ayyaşın narası mahalleyi kaldırdı; yine ayağa, Bir feryat sesi yükseldi arşı alaya, Karısını zor yetiştirdiler hastaneye, Zavallı kadının her tarafı mos mor Her tarafında darp izler; Sigarayla yakılmış, yüzü ve elleri. İş mahkemeye kadar gitti, Ayyaş bir şekilde bu işten de kurtuldu…. Mahalleli el koydu bu işe, Aldılar mahallenin imamını, Kestiler adamın önünü Başladılar konuşmaya: _Evladım yapma, bu yaptığın çok yanlış, Aynaya bak, silkin ve kendinle barış…. _Hoca efendi, senin vaazın bunlara, Sana inanan budalalara… _Ağzını topla!!!!!! Bu insanlar seni düşünüyorlar, Yaptıklarından rahatsız oluyorlar, Hem ailene, hem de sana üzülüyorlar… _İnsan hakları var; bana özgürlük yok mu? İçtiğim üç_beş kadeh bana çok mu? _İç veya içme diyemem, Dinen helal olduğunu söyleyemem…. İçeceksen de adam gibi içeceksin; Topluma zarar vermeyeceksin; Çocuklara kötü örnek olmayacaksın; Karını dövmeyeceksin; Çocuklarını ele muhtaç etmeyeceksin….. Aksini yaparsan, kul hakkına girersin, Çok büyük günahtır, bunu bilesin…. _Bunları yaparsam, rahat rahat içebilir miyim? İçtiğime helal diyebilir miyim? _Asla! Büyük günah işlersin, Ayetle sabit ‘HARAM’’ bunu bilesin… _Hoca efendi, al bunları başımdan, Çıkartma beni zıvanadan, Her koyun asılır kendi bacağından… _Yok böyle bir şey çok büyük bir yalan, Bunu sana ıspatlayacam inanan, Gel seninle bir anlaşma yapalım, Ben bu yalanı sana ıspatlayayım, Sen de içkiyi bırkmayı kabul et… _İçkiyi bırakmak istesem de bırakamıyorum; Boşuna uğraşmayın diyorum.... _İsteyince bırakırsın, Tedavi olup kurtulursun.... _Tamam kabul, Ispatlayamasan alırım üç maaşını, En lüks yerde doyururum karnımı, Bırakacaksınız siz de arkamı... Mahalleli karıştı söze: _Aman hocam değermi buna, Üç maaşın gider boşuna, _Olsun dostlarım, Bir insan kurtarmak, bir toplum kurtarmaktır; İnsan kazanmak, maaş kazanmaktan da zordur; Kazanabilirsem bu insanı ne mutlu bana, Mahallemiz de ulaşacak rahata.... Eski huzur gelecek yine millete..... Bir gün ayyaş eve dönerken, Bacaklarından asılmıştı sokaklara üç_beş koyun, Artık dedi bitti bu oyun. Hocaya varıp alayım parasını, O beceremezdi zaten harcamasını, _Hoca efendi ver paraları, Bacaklarından asmışsın koyunları, Ben kazandım değil mi bu iddiayı? Biraz bekle evladım Karamanın koyunu, Sonra çıkar oyunu... Bir gün ayyaş eve dönerken, Mahalleyi bir koku sarmıştı; Midesi bulandı öksürdü, Koku evinide sarmıştı, Sokaktan asılan koyunlar çürümüştü, Hemen koştu hocanın yanına: _Hoca efendi al bu koyunları, Kokutmuşsun tüm mahalleyi, _Hani her koyun kendi bacağından asılırdı? Hani kimseye zararı dokunmazdı? İnsana zarar veren her şeyin, Toplumada zararı dokunur bilesin, Dileğim şu dur ki: Bu leşler gibi topluma zarar vermeyesin, Silkinip kendini bulasın... Adam düşünüp, hocaya hak verdi; Bir daha içmemeye yemin etti, Uzun süre tedaviye gitti, Kurtuldu bu illetten... Mutluluğu buldu yaşamadığı, Mahallelide huzuru buldu... Önemli olan insan kaybetmek değil, İnsan kazanmaktır... Adam ev aldı mahalleye yerleşti, Eski halinden hep utandı, Topluma yararlı insan oldu.. Hocaya hep müteşekkir oldu... Yılmaz Çelik ] |
bu anlatım şeklini Akif safahatinde çokça işlemişti.
çok güzel şiirselleştirmişsiniz
tebrikler