SANA GELENDE...Sana gelende; gül yüzünü ekşitme hiç, Yoksa seni kan; hurdahaş çorap ederim Tasvip etmem ben, ne allame, ne de bilgiç, Kafam atarsa, inan yar harap ederim Eksik eyleme, bendeni bitmez şuhumdan, Atılır sanma, atamam asla ruhumdan, Gözüm üstünde, ırak durma hiç ufkumdan, Onmaz zar olur, gözüne serap ederim. Aşk meclisinde, meyden asmana uçarsan, Özgeyi koyup, ani bendene kaçarsan Bitmek bilmeyen, şevkli muhabbet saçarsan İnan kalbimi, kalbine tarap ederim. Sevdam son bulmaz, sana karşı ebediyen, Bir yürek mevcut, temadi aşka titreyen, Bir maşukun var, her daim de yar, yar diyen, Kabul edersen, gönlüme şarap ederim. İşte böyle ol, yüzün gülsün, gülümsesin, İçime nur ol, kulakta çınlasın sesin, Dinmez benim ki, dinmesin asla hevesin, O gül yüzünü, dinerse ARAP ederim. KÜÇÜK OZAN’IM, beni hep yaralayan yar, Girmez gönlüme, kurulmadan o cani dar, Kaparsa beni, elinden başka bir ağyar, Seni kabrime, dökülen türap ederim. KÜÇÜK OZAN (CML DMR)-KEPSUT-22.05.2011 HER DAİM’DEN. LÜGATÇE: HURDAHAŞ: Paramparça. Parçalanmış bir halde. HARAP: Viran etme. Bozma, yıpratma. ÂLLAME: Her bir konuda bilgi sahibi olan. BENDE: Bağlı. Tutsak. ZÂR: İnce perde. SERÂP: Çölde oluşan pusarıklık. TARAP: Sevinç. Ferah. Sevinçli kılmak. ŞARAP: İçilecek şey, içki. Çok sevilecek biri yapma. ARAP: Siyah. Güzelliğini kapkara yapma. TÜRAP: Toprak. |
tebrikler