Sen Giderken Ben; Kapımı kapattım kilit vurdum gidişinin üstüne
Işıkları söndürdüm karanlığın en zifirine hapsettim senli günlerimi
Sen Giderken Ben; Uzandım şöyle boylu boyunca yatığımın hiç yatmadığım sol yerine
Gözlerim kapkara bir
bulut, hani bir şimşek çaksa
yağmur yağacakmış gibi,
Sen Giderken Ben; Balkona cıktım Bir sigara daha yaktım denizin en dibine karşı
Dalga sesleri ve rüzgâr gidişinin senfonisini çalıyordu, burnumun direklerinde acı bir sızı
Sen giderken Ben; Radyo’yu açtım radyoda saçma sapan bir şarkı çalmakta
Ya ben şarkıyı duymuyordum ya da şarkı gerçekten saçmaydı bilemiyorum
Sen giderken Ben; Oturup ağlamadım, karalar bağlamadım yas tutmadım gidişinin ardından
Sadece sen giderken gidişin ağladı, haykırdı belki de bu gidişinin dönüşü yok dur gitme diye
Sen giderken Ben; Masamıza oturdum usulca, bir kalem bir kâğıt aldım elime
Kâğıdım
siyahtı satırlarım ise
beyaz tek bir cümle yazdım gidişinin ardından
’SON YOLCULUK’
Sen Giderken Ben….