Dönemeç
Gidişin bile hoş sevgili,bir dişin bile
Gülersen ay yarılır gümüşten dişini biler Ben aciz bir kör olmaya niyetli değildim Güneşe çıplak gözle bakmaz asla işini bilen Özlemek benim işim,özletmekse senin Dönüp bakmayışın sadece tökezletmek seli Durma kur barajımı,beni her zerrene doldur Sen hala sensin,artık aç kapıyı ben senim Dertlerine bir ortak arıyorsan önünde tütün Yok eğer şifaysa aradığın karşındayım bütün Kömür ocağını çağrıştırırken sisli ciğerlerin Bana bakıp sırıtan kalbin andırıyor sütü Yeşil bir ormandayım,manzaram beton binalar Sokaklarım mis kokulu çamur,evim bir mağara Huzur buldum diyerek gözümü kapadığım anda Kuş cıvıltılarını böler içimden gelen bir nârâ Düşmekten ucu ucuna kurtuldum... Yüce dağlar çakalın değil kurdundur Islaklık ve soğuktan solmuşken Nice dengin ummanımı kuruturdu Ellere muhtaç olup eğilmedim eğilimem de Sırtımda ham duygular,aşk öğütürüm bir değirmende Sonra saçarım ürünümü,belki bir nebze doyarsın Ama şunu da bil,ambarımın anahtarları değil bende Gökyüzünde gömülü yol,yıldızlar görünüyor Aşk ve muhabbeti tükettin kolaysa ölümü yor Karanlık heybetini yavaşça kaybederken ufukta Gözlerim tan yerinin kızıllığıyla övünüyor Tutamadığım sözler verdim,yeminler ettim Senin tutarsızlığın beni yerimden etti Nedensiz fırtınların sürükledi bizi uçurumlara Oysa kalbimin içindeydin,yerin de netti Ben Şeytan’a uydum,varlığını dirilttim Yokluğunda var olmak eminim ki bir ilkti Duygusala bağlamadım fakat duygu sana bağlı Sana ağlı bu gözler bundan şiirlerim liriktir |
saygılarımla
Bilal YILMAZ