Yazgıkimi zaman geç kimi zaman erken esti rüzgar ben ise uçurtmamı vakitsiz açtım ... varlığımı saldım gözyüzüne olur da değişir diye tutunamadı hiç bir zerre çakıldım özgürlüğün en dibine; asi durakların mürekkebine boyandım susuşlarımı yazdım kağıtlara okunur da anlam bulur diye dağılıverdi her nefesim hece hece atıldım ıslak bir ateşin içine ; üşüyen bir insanın tenini ısıttım şimdi yokluk kadar yokum belki kendime bile çokum ben uçurtmamı vakitsiz açtım yokluğu kaderle varlığı umutla doldurdum... |