Hasret
arsız duygularımın hareminde gizliyim
makus mazinin tarihinde tozluyum buz tutmuş yüreğime vurma ıslak mührünü akıtma ne olursun! sinsice kin zehrini küsürlü tarihlerin kusuru miyadında çırpınıyor dalgası; dolaşıyor yadımda tek karanlık örtüyor; arsız günahlarımı ulaşır mı bilemem göndersem ahlarımı ? işte o günden beri, çırpınırım ağında insanlık dizim dizim, izzetim kaf dağında asırlık müjdelerde günlük sevinç var ama gündüzü gece çaldı, başka yerde arama biliyorum! gelmişti, görmemişim ama’yım günler yıla dönüyor, ben zamana yamayım susma! bağır! haykır! nefesin kesilene dek ya gereğini yap! ya başımdan elini çek! geçmişine hor bakan,geleceğe zor bakar mazluma yanan ateş, zalimleri de yakar her nerede vurulsa, bir çocuk dimağından kıldan kule yığarlar küflü tereyağından az çekmedi insanlık, nefret neferlerinden bitmeden dönmemeli haçlı seferlerinden hilale düşman güruh, kavli karar eylemiş üç asırlık dalalet, beş kıtayı boylamış nerede bir ezan var, minaresi yıkılmış ya ırzları kapıda, ya da kurşun sıkılmış uyu uyu hep uyu, gözlere mim çekilmiş asil tohumlar gitmiş, yerine çim ekilmiş zaman geçiyor öyle, vebali boynumuzda yılanlar cirit oynar, veba’lı koynumuzda hasret çoğalıyor bak! yüreğim yangın yeri kabir’inde sızlıyor, dedemin kemikleri |
OKURKEN SIZLIYOR KEMİKLERİMİZ.
TEBRİK EDERİM DADAŞ KARDEŞİM.