gölgeler... bu kıyıdan o yakaya kapkara bu gece umutları koydum hepside aynı şişede uzak ırmaklara attım var gücümle ümitleri taşıyan dalgalar arasına öylesine oturdu bir yaprak gibi inceden ince bir aşağı bir yukarı oynaşır artık dönencelerde uzak ırmakları seyretmekte varmış ışıksız köşelerden usta çok özledim be denizlerin mavisini yeşile boyayan yosun kokusunu tuzunu yalnızlık var sadece bu kum tepeciklerinde eskilerde çoktan denize ulaşmış düşünürken düş çağrılarının yıktığı zamanları sanki çok zaman önceden mi gitmiş hayatım ne ben böyle sevdalara hiç özürlü kalırmıydım ırmak yatağını öylesine yıkamışken nedensiz işte parlayan kayalara başımı çarparak uyandım alın bana düşen payı da veriyorum her birinize alın işte çınarın gölgesi uzuyor temmuz sıcağında ben yine de güneşte kaldım hayret usta tüm evren sanki hınca hınç ve mahpusta bile aydınlara yer kalmamış mavileri yeşile boyayan yıldızlı geceler nerede |