La İlaheden Zılgıt“Unut, unut” diyorlar, Rabbini terk edeni; Gözlerim mi kapandı? Söndü gönülde halem. “Unut” yüreğe ölüm zehrini zerk edeni. Ruhum közde yanarken, ne bilir ki el âlem? Ben bile bilmiyorum, beni dağıtan beni. Söylemesem diyorum, Rab! Yanına albeni. Eriyerek tükendi, kalmadı hiçbir akit. Sadece boşa geçen, zamana pişmanlığım. Azrail hüzün ile “tamam” der gibi vakit. Ketum ettim dilimi, ölüme hayranlığım. İman etmiş kalbimde sancıdır sanki gel git. Haykırıp çekiyorum, La ilaheden zılgıt. Arıyorum durmadan, sevdiklerim saklandı. Hayat kumar dediler, hep yek gelir peşpeşe; Canım; Rabbimden fazla, kara sevdayı andı, Dergâha düştü yolum, razı oldum ateşe. Çareler yokmuş meğer gönül sevdadan yandı. Ab-ı hayat ararken dilbaz bir yâre kandı. Mevla ile değildi, benim benle savaşım. Mahkûm ettim iblisi; sükûtlara gel derim. Kurtulmadı ki bir kez, sevdalardan bu başım. Ne o yâre kırgınım, ne de sitem ederim. Mücadelem nefsimle, budur ekmeğim aşım Topraktan halk olunduk, toprak olur naaşım. Ahmet Yağız ALTUNEL 16 Temmuz 2012-Seydişehir/Konya |