YAŞ ELLİ BEŞTE DERKEN
YAŞ ELLİ BEŞTE DERKEN
Payıma düşen oyun, sahnelenen bu perde Umular temsilinden; algıladığım dünyam. Şafaktan karanlığa, günün solduğu yerde Hep bir kızıl kıyamet, kendi ağında yaşam. Başlar göğe ererken, hep o sonadır kavgam. Yaşamın kozasında çileler örnek örnek Kader bahtını örer, zamanın işi sökmek Acılar yön verirken ustalık gülebilmek Yaradan’dan inayet, gönül bağında yaşam Kimi geç kimi erken, hep o sonadır kavgam. Tohum nemle çimlenir, al al çiçeğe durur Umu kuşlarına dal, aç duyuya bal olur Gelişim ve olgunluk, gidişata yön bulur Hoşgörüde bereket, tatlı öğünde yaşam Mutluluğu tadarken, hep o sonadır kavgam. Bahar yüklü tomurcuk gençliğin fırtınası Kalpten süzülen ışık, var oluşun manası Taba güncelerinin, hoşgörüdür anası Saklamaya ne hacet, kendi yağında yaşam Renkler açıp solarken, hep o sonadır kavgam. Emeğin alevinde yanar tutuşur yürek Atılan her adımda, hep çelme takar felek Yıllar çar çabuk geçer, dolar boşalır bellek Sevgi derin azamet, aşk ocağında yaşam. Gönül kanat çırparken, hep o sonadır kavgam. Çoğalıp eksilmeler, çok şeyler gelir başa Altın çağ gümüş bakır, derken hazanı yaşa Zaman değirmen gibi, öğütür bakmaz yaşa Azalmadır nihayet, hüzün dağında yaşam Gür saçlar ağarırken, hep o sonadır kavgam. Ömür denen temsilde, mutluluklar engelli Aşk acılı şarkılar, gizemli çiftetelli Gül kokan zıtlıklarla, can buluyor teselli Varlığımız emanet, solun sağında yaşam Tanrıya sığınırken, hep o sonadır kavgam. Yaş elli beşi buldu, sen gerisini anlat Nerde gençlik peteği, nerde eski saltanat Bu derin çizgilerle, sorma kimde kabahat Kaçınılmaz felaket, sisli çağında yaşam Düşe kalka giderken, hep o sonadır kavgam. Gülşen aşkında yanmak şevk verirken bülbüle Her doğuş çığlığıyla, dirim donanır güle Ömür denen yolculuk, varır gider menzile Hep bir kızıl kıyamet, hep otağında yaşam Yaş elli beşte derken, hep o sonadır kavgam. Gülşen Şenderin (24 - 11 - 2007 - Cumartesi) - Bakırköy. Gülşen Şenderin |
yüreğine ve kaleminize sağlık
Saygılar bıraktım........