BELKİDE KAYBOLABİLMEKTİ AŞK.
belkide kaybolabilmektir aşk
sevdiğinde sebepsiz gözü körlük her şeye sağır olunca kulak bütün hikayelerin başı ve sonu aynı değil mi zaten ? her şey tutsak gönül tutsak göz tutsak ne zaman kendimi bilsem ağlasam ya da gülsem onunla olabilsem ne çok yakın ne de çok uzak kaç kes tarıfsiz acılar vurur kalbine insanın nasırlanır yüreğin sonu geldi sanırsın hamuruna baştan karılmış tüm acıların kaç karanfil ölür gözlerinde kaç gül solar gider her gün bir kalemde ne sen beni / ne de kendi kendini anlatabiliyor insan molası olmalıydı diyorum hayatın arada ateşe göre sıcak değil ki hayat ya da soğuğa soğuk bir kırbanın ağzından akan su gibi duru olabilseydi o zaman belki ya doğduğu gibi ya da olduğu gibi kalacaktı insan çaresiz ölüyoruz işte hayat yalnızca damak tadında her şey doyumsuzluğun sonu toprak kaç defa alıp başını gitmek istiyor buradan insan biz kurşunsuz vurulanardanız burada bin defa öldürür namerdin dili sol elinde kara kaplı kitabı besmelesiz yediği her lokmada günah hiç olmadı mı doğru bir tarifi hayatın ? kimse demedi mi günaha günah vurma kırma incitme belkide sevdiğinde kaybolabilmekti aşk. |