İHTİLAL SÜVARİSİ
Tel örgülerin silahlı gölgesinde
Solmuş renklerim de damlar hüzün Bir sardunya kokusunda tutulur nefes Kekik kokan kızıl//kızancık//dağlarımda Denizimle sevişen rüzgârlar vardı Kopardı dudağından eğrik öpüşmeyi Devrim ateşi içinin tuğlalarını yıkar dı Kurşun yağmuru altında kırılgan umutlar Bütün masallarımın lekesiz düşlerinde yaşar Ah bir dura bilse zaman kuyu dibinde hüseyin inan Sol elin elimde diğeri azrailn urgan dili can yakmaları Hırsız sevdaların o kalleş anı üstünde binlerce kan Kızıl derenin ovasın da devrim için yanan Erdal eren di bize haykıran Kurşun yağmuru inler taş duvarlarda ses Yusufum gidenlerin türküsünde bir nefes Devrildin bir dağ gibi gözlerimin önünde Tozpembe hayallerin çakır keyfinde zindan Demir kapı ardında boğum boğum yürek Çavlanır dağlanır sol yanım Seni sevmek ip uçunda sınanmaksa Felek adımızı yıllar önce öksüz koydu Zalim yaşatmaz hapishaneler doldu Aydınlarım bir bir sürgün ihtilal süvarisi Cumhurum kayboldu Elinden cumhuriyeti alanlar dindar oldu Kör bir karanlıkta vuruldu rüyam Gölgem geceyle öpüşür…. Derin uykularım kül rengi zindanda nefes alır Tetik düşürürken kipriklerim Aslan sütünde yıkanır Kan pıhtısı usumdaki duygular Yosun tutmuş dağ çiçeğim de tel örgüler Yanmış meşalede öpüşür ken ölüm Kızıl//kızanım//dağlarda devrimcim var gülüm Ölüm insana en çok yakışansa Devrim toprağa akan sele değmek gibidir. Pas tutan yüreğimin mor menekşeleri….. |
Devrim toprağa akan sele değmek gibidir.
Pas tutan yüreğimin mor menekşeleri…..
yazan kaleminiz hisseden yürek sesinizi kutluyorum hocam. saygılarımla