Şeytanım Yaz UykusundaKadife bir sabaha uyanıyor Ankara Bülbül-gül arası zeytin dalları Parkın koynunda, çimen üstü armutta oturuyorum Suyun tenine değiyor nargilemin dumanı da Öylece dönüyor ciğerimin çapında Göğüs kafesimi dolduruyor kalbim Öyle büyüyor; göğsümü çatlatacak bu sevgi Pencereme ekmek kırıntıları bırakıyorum Kuşlara, kumrulara Sokak kedileri için, bir kase su bırakıyorum Kapının önüne Hakiki zeytinyağına banıp Öylece yiyorum bir simidi Kahvealtı sonrası şekerli bir kahve Yer değiştirmiş omzumdaki melekler Şeytanım, yaz uykusunda Sanki damarlarımda dolaşan Kanla karışık, arı bir şarap, Dingin bir sarhoşluk hali Radyomda eski versiyon Libertango Bakışarak “Akasyalar açarken…”i söylüyoruz Ben ve sevgilim, çift sarılı yumurta Rüzgarın ıslığı, bizim ora ağzı Fatsa kokuyor yelin rengi Bugün bende bir huzur var Yer meyhane, Gök mahhane Güneşi kalbe kırıp Takıyorum gerdanıma Gerdan kırıyorum uzayın boy(n)una Savruk mirim soracak; Saksı mı, ne düştü başına? Belki de ben çiçek açtım bir saksıda Eskiciye eski eşya verdim, Para almadım, çocuğuna gofret al dedim Bugün karmaşık değil, sarmaşık bir haldeyim Sarılıyorum ruhumun duvarına fhrn-mç-jir |