29 Ekim Cumhuriyet Bayramımız dolayısıyla Beşiktaş Belediyesininde katkısıyla İstanbul boğazında yapılacak gemi turu için katılım daveti gönderilmekte ve bu davette boğazın serin sularına karşı yemekten içki yudumlamaktan bahsedilmektedir. Ben şahsen kimsenin yemesine içmesine asla karışmam ve buna da hakkım yoktur. ANCAK şu lanet terörle yatıp şehit haberleriyle kalktığımız günlerde bu davetin içeriği beni ziyadesiyle yaralamıştır. Bu Bayram ne kendilerini Cumhuriyetçi diye lanse edenlerin bayramıdır nede azınlık bir zümrenin bayramıdır. Bu Bayram bütün Türk Ulusunun Bayramıdır. Bu ortamda bu tür cüretkâr davetlerle kimsenin kimseyi rencide etme hakkı yoktur. Bu nedenle gerçekten Cumhuriyeti özümsemiş kederde ve kıvançta birlik olmayı bilen kıymetli dostlarımı bu şiirimden tenzih ederim. Üstüne alınana ise şiirimden başka sözüm yoktur. Selam Cumhuriyeti kuranlara ve her şeyde birlik olmayı özümsemiş inançlı dostlarımadır.

Sahte Cumhuriyetçiler dinleyin,
Bu milletin sabrını test etmeyin,
Yeyin için ileriye gitmeyin,

Millet teyakkuzda feryadı figan,
Nasıl zevk alırsın yemekten sudan.

Bu konuda hoşgörü beklemeyin,
Eksik olsun bu kez de eğlenmeyin,
Bizi arsızlığa davet etmeyin,

Yürek yanıp kan sızarken topraktan,
Nasıl zevk alırsın gemi turundan.

İhanet çetesi sarmış her yeri,
Vatan hainleri ininde şimdi,
Mehmetçik kırarken hain elleri,

Kurşun, bomba yerken bacaktan koldan,
Nasıl zevk alırsın boğaz turundan.

Milletçe ayakta infialdeyiz,
Asker doğduk hepimizde Mehmet’iz,
Şahadet şerbetin bizde isteriz,

Şahadet dilerken Yüce Allahtan,
Nasıl zevk alırsın sazdan rakslardan.

Ateşler altında yanarken ülkem,
Ağlarken şehide zavallı annem,
Kim dayanır bu acıya bilemem,

Gözyaşı akarken telden duvaktan,
Nasıl seyreylersin serin sulardan.

Meclisten çıkmışken izin tezkere,
Herkes gitmek ister tekrar askere,
Nasip olmaz bu şehitlik herkese,

Şehit naşı kalkmamışken topraktan,
Nasıl bahsedersin zevki sefadan.

Devlet karar aldı terör bitecek,
Şehitler cennette rahat edecek,
Milyonlar onlara dua edecek,

Dualar çıkarken kalpten dudaktan,
Nasıl zevk alırsın meyden rakıdan.

Hüseyin Bacanak
23.10.2007 Gölbaşı – Ankara