GİT!
sen poyraz’la git ki
ben meltem’le geleyim martıların kanadından sahillere eseyim gurup vakti, kızıla boyanarak dulun da git yavaş yavaş bu yakıcı güneşliğinle bunaltma yorgun dünyamı başka diyarlara yol al huzurla git. mehtabın loşluğu yakamoz ışıltısı denizin mırıltısı bir huzur sessizliği bir parça yıldız yeter bana suya kağıt bir gemi gibi bırak beni usulca... ve... ardına bakmadan gittt! |