Gürleyen buluta, inen damlaya,
Çakan şimşeğe, atan yıldırıma,
Akan çağlayana, şarıldayan suya,
Tefekkür etmek, gerekmez mi?

Yeşeren ota, kişneyen ata,
Süt veren ineğin yoğurduna,
Küplere dolmuş pekmeze,
Şükretmek, gerekmez mi?

Vızıldayan arıya, tatlı balına,
Esen rüzgâra, yağan yağmura,
Boylu boyunca koşan karıncaya,
Tefekkür etmek, gerekmez mi?

İnsana rızk verip onu düşündürene,
Akıl verip de doğru yolu buldurana,
Kur’ân’ı gönderip hakkı gösterene,
İman etmek, gerekmez mi?

Dünya nimetlerini bizlere sunana,
Bütün mahlûkatı emrine verene,
Kulum bana ibadet etsin diyene,
İbadet etmek, gerekmez mi?

Sünnete sımsıkı sarılana,
Peygamberin izinden gidene,
Hak yol olan İslam’ı bulana,
İslam üzere kal, denmez mi?

Hakkı tutup daima kaldırana,
Zulmü duvardan duvara çalana,
Hiçbir zaman yalana uymayana,
Yolun açık olsun, denmez mi?

Kalemini hak ile yazana,
Zamanı doğruya kullanana,
Arayıp da doğru yolu bulana,
Yolun açık olsun, denmez mi?

Kabre varıp bir Fatiha okuyana,
Kendini her daim kabre koyana,
Sorgusuz kendini hesaba çekene,
Sorgun kolay olsun, denmez mi?

Anne, babayı memnun edene,
Onlara, of! bile dedirtmeyene,
Allah rızası için hizmet edene,
Allah razı olsun, denmez mi?

İnsanlığın mutluluğuna çalışana,
Karşılıksız yardımlara koşana,
Zorlu engelleri korkusuz aşana,
Hedefine ulaş, denmez mi?

İlim, irfan için durmadan çalışana,
İlim için gecesini gündüze katana,
İlim Çin’de de olsa oraya gidene,
Allah ilmini artırsın, denmez mi?

Âşık İdris! Söyler sözünü,
Lafın dolandırmaz özünü,
Üfledikçe çıkarır közünü,
Sözün hak olsun denmez mi?

Hak için bir nefes verebildiysen,
Nefesin hak olsun, denmez mi?
07.06.2012
Çekerek