HAYATIMIZIN KURTULUŞ SAHİLİ
Sinsi sinsi yerleşir de beynimize
Ur gibi kemirir, Paramparça eder şuurumuzu, Ayaklar altında sürünür şahsiyetimiz. Kayıplar birbiri ardına abanır üstümüze Tek dostumuz o kalır, Oymuş gibi gelir Tek sığınağımız. Adam gibi dostlarımız uzaklaşır, Şahsiyetsizleşen hayatımızdan. Ya da biz utanırız Onlarla olmaktan, Uzaklaştırırız kendimizden İçimiz yana yana. “Arzular şelale” gibi Hücum eder sinemize, Teslim alır kontrol merkezini. Sahte zevklerle kıvranır durur da Bir dal bekleriz şahsiyet sahillerinden. “Ayağı kaymıştır bir kere…” Diye telkin edilir şuurumuza. Olur da şahsiyetli bir karar Vermeye kalkışmasın diye. Erir bütün kıymetler dağarcığımızda; Dostluk,sevgi,kardeşlik, Vatan,bayrak,namus, Özgürlük,eşitlik,insanlık… Ve en önemlisi de İnandığımız bütün bu değerler uğruna Fedakarlık. Kazanmak hep kazanmak, Hastalık derecesinde Bir tutku olur şahsiyetsizliğimize. Mutluluk kaçmıştır artık Kaf Dağının ardına. Mutluluğu bulmak için Bataklıkta yüzmeye razı oluruz, Bataklıkta kayboluruz Arzularımıza tabi oldukça. Utanırız da Sultanımızdan Divan duramaz oluruz huzurunda. İçimizden mırıldanırız da, Duymasından utanırız yakarışımızı Sultanımızın. Hiç kapanmayan kapısı Sultanımızın, Kurtuluş sahilidir hayatımızın. |