Küçük Prens
Küçük prens için
Başladı bu şölen Küçük prens için Lepiska saçlı. Omuzlarına dalga dalga Dağılıyor bukleleri... Ve koyu renk gözleri İki yıldız gibi oynuyorlar, Kah sönüyor, kah parlıyorlar Kah pasparlak tutuşarak. O, yastıktır benim için, Hem mahmuz, hem taç... Kurnaz bir canavarla Çarpışırken titremez elim, Fakat bu el Balmumu kesilir onun elceğizinde. O kaşlarını çatmaya görsün Bir kaygıyla dolar içim, Gözünden bir damla yaş düşmeye görsün Dehşetten sapsarı kesilirim... Arınmıştır kalbim Onun kızgın kanıyla, Ve çarpmaktadır Sadece onun buyruğuyla... Küçük prens için Başladı bu şölen. Gel bana şövalyem Yakarışların patikasından! Gir, efendim benim Kederin barınağına! Karşımda Doğar doğmaz imgen, Sanki bir yıldız Opal parıltısıyla Kederli barınağımı Baştan başa yeniler: Gölgeler geri çekilir Işıkla delinerek, Güneşin önünde bulutların Ölümcül yara alması gibi! Hazırım artık Yeniden savaşmaya, Küçük prens için Onun büyük mutluluğu için! O, yastıktır benim için Hem mahmuz hem taç... Kara bulutlar Nasıl delinirse güneşle, Ve nasıl gökkuşagıyla Yer değiştirirse karanlık; İşte öyle Delinir prensin kılıcıyla Benim barınağımın karanlığı, Ve leylak renkli bir şafakla Aydınlanır o anda... Küçük prensim, ister misin Döneyim yeniden yaşama? Gel bana, şövalyem Yakarışların patikasından! Gir, efendim benim Kederin sığınağına! Senin için ölümü En yüce ödül sayarım ben! Küçük prens için Başladı bu şölen. |