dağlara inmiş bulut
dağlara inmiş bulut
duman duman havada kış kokusu uzak erimlerde sâkin silik iznik mavi gri arası büyüledi gözümü kır takısı alabildiğine zeytin tarlası inadına güzel serin dağlar uzanmada kırmızı sonbahar benimle iznik arası güneşle vedada dağların batı bakısı kuruyor zihnim bir zalim pusu usulca açılıyor gönül uykusu dağ havasıyla silinip anıların pası sinsi bir sızı ile ince ince kanamakta eski bir aşk yarası dönerken yüzüm asık gözüm tavuk karası ey benim zavallı pısırık kalbim ne işin var dağlarda elemli nemli kış arifesi git sıcacık otur işte sobalı odalarda gidinin seyyah bozuntusu (aralık ‘03) |