Bir güler bir ağlarsın
bir güler bir ağlarsın, böylece geçer ömür!
kâh bir incir dalısın, kâh bükülmez bir demir! d.n.a ne derse o! ondan başkası yalan tohumun atılırken baştan verilmiş emir! evrimcilere göre bir maymun imiş atan! yani şempanze tornu meydanda caka satan şu kendini beğenmiş siyaset züppesi zat; ve ona biat etmiş on binlerce şarlatan! dincilere göreyse her şeyi bir yapan var! ama sen göremezsin, onu bir anlatan var! o aklına yatsa da, yatmasa da sen inan inanmazsan önünde ateşten bir kapan var! bu mucize mimara kimisi “tanrı” diyor, bazısı inanmıyor, bu tanım “sanrı” diyor, kimi ise agnostik, “ben bilemem” savında, kiminin hiç fikri yok sadece seyrediyor! bir de koca evren var… nebulalar, güneşler sonsuz denilen boşluk… kavranılamaz işler çekim gücü ve zaman, ışık ve izafiyet… ve bu gizem üstüne geliştirilen düşler! doğduk, bu ilk gerçektir… ve öleceğiz, kesin! bu iki şık en somut bilgisidir herkesin! geri kalan her hüküm sadece safsatadır! sorgulayan beyinde şekillenen bir esin! bir güler bir ağlarsın… ömür geçip giderken, kimi uzun tutunur, kimisi gider erken, doğum aynıdır ama gidişler farklı farklı kimi acı çekerken, kimisi gülümserken! 24 mayıs 2018 |