Eylül Kuşatması
Ben hatırlarım hep, hatırlamalı insan
Renklerin ilk rengini, rüzgarların ilk uğultusunu Daima bir tutam eylül çıkar geçmiş zamanlardan Sarışın bir hüzünle gülümser eylüllerin sonu Dalıp aynalarda saçların kırlarına ve anlar, İnsan neler derlediğini ömrün yollarından Şu telinde bir sevda baharının şavkı var Şu çizgide bir eski yaz gecesi uzar Girip delice tutkularla kolkola Yürüse de isyan vadilerinde günahlarla Yine de susturulmuş bir yanı vardır kalbin Bahtımız okunur çehresinde bütün eylüllerin Bazan bir hazinedir cevapsız sorulardaki sırlar Dağ sularının suru yüzündeki yalnızlık Kır çiçeklerine ne söylerse içimde o var Unutma şairliğim, biz hep eylüllerde kucaklaştık Düşsün, düşen yaprak solsun solan çiçek İnletsin ıssız yöreleri bir yetim gibi sam yeli Vedalaştığımız herşey yine bize dönecek Bunları hatırlatır sonbaharın şefkatli eli Ben hatırlarım hep, hatırlamalı insan Yardan ayrılışların yürekte yeşerttiği duaları Öyle başladığını ölümsüz efsanelerin İliklere kadar işler hatırası mevsimlerin Lakin eylüllerinki biraz daha derin |