KARANFİL
demek geldin
çoktandır hiçbir yerdeydin ne kadar değişmemişsin ellerin ne kadar kalabalık gözlerin ne kadar ansızın seni böyle değişmemiş görmedim hiç demek geldin bu kent burada her zamanki ilkesizliğini yaşıyor bir çarşı her gün ölüp ölüp diriliyor radyoda iyi ayarlanmamış bir istasyon gibi insanın sinirine dokunan sesiyle bu kent burada her zamanki ilkesizliğini demek geldin çoktandır hiçbiryerdeydin sen denize bakıyorsun ya ben sana aşkları anlatmak istiyorum unutulmuş masalları unutulmuş masallardaki aşkları anlatmak istiyorum sen denize yürüyorsun ya ben sana herkesten önce özgür olmak için mahkum ranzalarındaki çentiklerden çalıp kendi çentiklerime kattıklarımı anlatmak istiyorum çarpıp duran bir pencere kanadı gibi çarpan kalbimi sen denize gömülüyorsun ya bir karanfil kalıyor girdabında |