Hasret
akşam oldu
kara kara devrildi dağlar hasretimin üstüne bir çoban ateşi gibi nazlı nazlı yandı kalbim yürüyorum yine bilmediğim bir yolda ay ışığı ve rüzgar... içimdeki sızı gibi uzayıp gidiyor bu ince toprak yol çocukluğum düşmüş peşime benden nefret ediyor... otlar büyümüş diz boyu kaç zaman olmuş uzağım... sen kimbilir şimdi kaçıncı uykudasın muşovası alabildiğine düz uzun yorgunum sana açım, sana susamış... Cevher Çakmak |
sen kimbilir şimdi hangi rüyadasın
muşovası alabildiğine düz uzun
yorgunum
sana açım, sana susamış...
güzel bir siir kaleminize yüreginize saglik selamlar