GÖNÜLLERE NAKIŞLANMIŞ BİR SEVDA
Bir elif olursun da salınırsın ince ince
Yeşilırmak damla damla dökülürsün gönüllere Asırlardır hiç durmadan akarsın amma Yazgındır sanki kavuşamazsın Yaradan’a Hazeranlar konağı seninle yıkar yüzünü Seninle uyanır güne Amasya Sımsıkı sarılsam, sarılsam sana Amasya evleri olsam da dursam kıyında Âdem’e üflenen bir nefessin sen Geçtiğin toprağa hayat verirsin Şeyh Hamdullah’ın elinden çıkmış gibi Aşka harf harf işlenmişsin Sen Mevlana gibi dönüp dururken Tarih büyür ağuşunda an be an Biz aşkınla yanarken İbrahim misali Gel de söndür bağrımızda başlattığın ateşi Sende içti ab-ı hayat suyunu Amasya Seninle ulaştı şehzadeler payitahta Bimarhane’deki hicaz makamıyla Akmıştı senin yeşilin damarlarımıza Sen ki yaşanan sevdaların canlı şahidi Bense sende tattım aşkın sihrini Sende eline al Ferhat gibi külüngünü Yalçın kayalara vur Yeşilırmak Çağıldayan sen misin tarih midir bağrımda Hangi rayihayı sürersin gerdanına Yeni gelinler gibi süzülürken yatağında Yeşilini ört üstüme ört son yolculuğumda Ben hasretkeş sen hasretin ta kendisi Mabetler senden mi aldı o ulvi ruhaniyeti? Sana mı bulandı dersin? Baştan aşağı Amasya’nın kaderi 19.04.2012 |